TİP'in Hatay adayı Gökhan Zan oldu! 'Ben Hatay ve Hataylılarla büyüdüm, güldüm, ağladım'
Türkiye İşçi Partisi Hatay Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Gökhan Zan oldu. İstanbul İl Başkanlığı'nda düzenlenen basın toplantısıyla ismi açıklanan Zan, "Hatay'ı depremde yalnız bırakan, bu felakette sorumluluğu bulunan iktidara ve muhalefete karşı adayım" dedi.
CHP'nin Lütfü Savaş'ı yeniden Hatay Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak göstermesine tepki gösteren Gökhan Zan, Türkiye İşçi Partisi'nden Hatay Büyükşehir Belediye Başkan Adayı oldu. İstanbul İl Başkanlığı'nda düzenlenen basın toplantısına, TİP Sözcüsü Sera Kadıgil, TİP Genel Başkan Yardımcısı Barış Atay ve TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık katıldı. TİP Sözcüsü Sera Kadıgil, "Biz Hatay halkının sesini duyduk, biz Hataylıların yükselen çığlığını duyduk. Biz öksüz bırakılan, yetim bırakılan, kimsesiz bırakılan, bunun üstüne bir de seçeneksiz bırakılmaya çalışılan Hatay halkının isyanını duyduk. Ve bu isyan, Hatay halkının kendi içinde oluşturduğu ittifak bize bir isim söyledi, 'Biz bu iki seçeneğin arasına sıkışmak istemiyoruz, bize bir seçenek sun Türkiye İşçi Partisi' diye Türkiye İşçi Partisi'nin sırtına bir görev yükledi. Bir siyasi partinin görevi kendi istediğini, canının istediğini yapmak değil, temsil ettiği yurttaşların sesini taşımaktır. Biz de bugün bu sesi sizlerle buluşturmak için buradayız. İzniniz olursa Türkiye İşçi Partisi çatısında Hatay halkının ortak adayı olarak seçime girecek olan Büyükşehir Belediye Başkan adayımız Gökhan Zan'ı davet ediyoruz." dedi.
'6 ŞUBAT'TA KİMİMİZ ÖLDÜK, KİMİMİZ YETİM, KİMİMİZ EKSİK KALDIK'
Hatay Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olan Gökhan Zan, "Hatay'ı depremde yalnız bırakan, bu felakette sorumluluğu bulunan iktidara ve muhalefete karşı adayım. Hatay benim can evim, çocukluğum, gençliğim, anamın, babamın kokusu, ata yurdu, can evim. Ben Hatay ve Hataylılarla büyüdüm, güldüm, ağladım. Yeri geldi bir lokma ekmeği, yeri geldi bir kap yemeği bölüştük. Hatay manevi duyguların en yoğun yaşandığı, ecdadın hasta yatağında düşman elinden kurtardığı en değerli emanet olması sebebiyle bambaşka bir yerdedir bizler için. Ben de, bir Hataylı olarak Türkiye'nin en büyük camialarında, çok değerli iki güzide kulübümüzde, hem Beşiktaş camiasına hem Galatasaray'a hem de milli takıma hizmet etme onuruna eriştim. Kimsenin hakkını yemedim, kimseye kötü söz etmedim, haksızlığa sessiz kalmadım. Biz 6 Şubat'ta saat 04.17'yi gösterdiğinde maalesef kimimiz öldük, kimimiz yetim kaldık, kimimiz eksik kaldık. Ama o gün ilk 3 gün yanımızda hiç kimse yoktu. Kim vardı biliyor musunuz? Millet vardı, halk vardı, milletin dayanışması vardı. Onların elini gördük, onların kokusunu gördük, onların ruhunu yanımızda hissettik. Bizler için çok kıymetliydi. Ben Türkiye'deki tüm milletimize, Avrupa'da, dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan, bizimle canı atan, bizlerle birlikte bir lokma ekmeği paylaşan, dualarını esirgemeyen tüm halkımıza çok teşekkür ediyorum. İyi ki varlar" diye konuştu.